Birçok yöntem denediniz, kendinizi uzun haftalar strese sokarak diyetler yaptınız, egzersiz yapmaktan kendinizi harap ettiniz ,gitmediğiniz yer , yapmadığınız şey kalmadı ama yine de kilo veremediniz…
Birçok kişinin ‘’işte tam da benim halim ‘’ dediğini duyar gibiyim.
Kilo verebilmek, birçok faktörün etkilediği bir süreçtir. Özellikle de dengeli ve vücut iç ortamını bozmadan kilo vermek için yapılacaklar aslında çok da zor değildir. Ancak bunun için öncelikle kişinin hücresel düzeyde sağlık durumunun yani, hücresel düzeyde eksiklik, bozukluk ve toksik birikiminin belirlenmesi önemlidir.
Bu tespitler detaylı bir şekilde yapıldıktan sonra, kişiye özel bir planlama ile hücresel sağlığı hedef alan, bütüncül bir yaklaşımla, strese girmeden, kalori hesabı yapmadan sağlıklı ve kalıcı kilo vermek çok kolay olmaktadır.
Çünkü bu metot, kiloya odaklanmaz. Kilonun sebebi olan hücresel düzeydeki eksiklik ve yetersizliklere odaklanır. Bu da programın başarısını arttıran ve kişinin ideal kilosunu kalıcı şekilde muhafaza etmesine yardım eden bir yöntemdir.
Kilo vermekte zorlandığından ve hatta bunu bir türlü başaramadığından en çok yakınan kişiler, insülin direnci olanlardır.
İnsülin, pankreastan salgılanan ve kan şekerini düzenleyen bir hormondur. İnsülin direnci, insülinin görevini yapamadığı , yüksek kan şekerini düzenleyemediği ve bununla ilgili birtakım şikayetlerin görüldüğü klinik tablodur. İnsülinin kanda yüksek olması bu kişilerde , tokluğun kısa sürmesine ve çabuk acıkmaya sebep olur. Yine bu sebepten, bu kişiler kilo almaya daha yatkın olup, kilo veremezler.
Burada atılması gereken ilk adım, hücresel düzeydeki eksiklikleri ve yetersizlikleri (Alkali Vücudun Sırları kitabı sf. 128. Hemobiyografik Kan Analizi konusu) belirlemektir.
İkinci adım ise, bütün bu eksiklikleri adım adım tamamlayacak bir planlamayı uygulamaya koymaktır. Beslenmede yapılacak tıbbi temele dayanan değişim ve dönüşümler ile yaşam alışkanlıklarında sağlanacak olumlu yönlenmeler, baştan sona bir bütün olarak sağlık ve yaşam kalitesini en üst düzeye çıkaracaktır.
Sonuçta vücudun yapıtaşı olan hücrelerdeki olumlu değişimler, kilo verememe, insülin direnci , obezite de dahil olmak üzere birçok sağlık problemini temelden çözecektir.